Intihar Esigi

Yeni Sayfa 2

İNTİHAR EŞİĞİ

Öldüğümde beni, senin için söndürdüğüm izmaritlerimin yanına gömsünler. Cenazem ağır! Kaldırmasın kimseler. Bunca derdi yanımda götürürken, onca sevgiyi tek başıma yüklenirken, simdi tabut başına gelenler, o zaman nerdeydiler?

                Merak etme! Kefenin cebi delik. Ne koysam da zulama, yarı yolda düşecektir üstelik. Zararı yok! Hayat ödenmez gündelik… Ve sakin gözyaşı dökme! Senin aşkın zaten tek gecelik…

                Yakin kıyafetlerimi tez elden. Üstüne kokusu sinmiştir o yârin. Savurun rüzgâra, eser kalmasın külden. Ona ait ne varsa, üzerimden silin. Silin ki bir yük daha kalksın üzerimden.

                Öldüğümde derin kazın mezarımı. Öyle derin olsun ki, yukarda dökülen sahte gözyaşları, süzülüp topraktan yakmasın kefenimi. Derin bir çukur olsun… Tıpkı yüreğime sapladığın kederim gibi.

                Kusuruma bakma sevgili. Sana bırakacak bir şeyim yok. Bir “BEN” vardı, sana sakladığım. Onu da veren aldı. Hesap döndü anladığım. Hey gidi kuluna yandığım! Sen yine isini bilirsin Allah`im.

                Simdi biraz sessizlik istiyorum. Yaşamalıyım olumun her anini. Aşkı, sevgiyi, derdi, kederi nasıl yaşadıysam en yücesinden, can verirken de bu beden, tadını almalıyım her zerresinden. Usul usul, mışıl mışıl, huzur gelsin derinden. Çok gördüm ya her şeyi, simdi kapansın gözlerim. Yağmur gibi çisil çisil, bulutlansın inceden.

                Ey gönlüm! Sen bana bir ömrü, biraz fazla gördün… Ve bu sana son sözüm. Şimdi, seninkinden daha büyük bir aşkla, kollarını açıyor ölüm…

Musa AHMETOGLU
06 Aralık 2010 – 05.21

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol